Gün içerisinde sıhhatli bir beden mukavemeti sağlanabilmesi için öğünlerin kumpaslı ve en az üç öğün beslenmemiz gerekmektedir. Bedene alınan yiyeceklerin sindirimi ve yiyeceklerin birleşmesine öğünler arasında geçen zamana bağlı olarak metamorfoz göstermektedir. Yiyeceklerin miktari ve harcanma aynı zamanda zamanına göre bir ekip başkalaşımlar olmaktadır.

Beden hayatın devamı için bu şartlara göre geçim sağlayarak sürdürmeye çalışır. Ancak gün içerisinde kumpassız beslenme beden sıhhatini riske sokmaktadır. Öğünlerin uzun zaman aralıkları arasında harcanmasının neticesinde beden daha az protein ve su yakalayıp idrarla fazla azot atar. Uzun zaman dilimleri arasında beslenme ise bedende yağ olan yağ birikimini atar bu vaziyette kolestrol seviyesini çoğaldırarak kalp hastalıkları riskini çoğaldırır.

Yeterli ve balanslı beslenmede öğün içeriği de en az öğün rakamı kadar çok ehemmiyetlidir. Öğünlerin gıda dağılımı ne kadar balanslı olursa o kadar metabolizma kumpaslı çalışır. Beceriksiz alınan protein bir sonraki öğünde sağlanamamaktadır. İki öğüne bölmüş protein alanlarda yalnızca azot balansta kalırken üç öğün beslenenlerde pozitif denge sağlanmaktadır.

Bu vaziyette akşam öğünü ile sabah kahvaltısı arasında takribî 10-11 saatlik bir müddet zarfı geçmesi gerekiyor. Kumpaslı uygun aralıklı gıda tüketiminin yapılmaması vaziyetinde bedeni uzun bir müddet yiyeceksiz vazgeç bedenin mukavemetsiz eforsuzlaşmasına ve muhtelif hasarlara sarih vazgeçmektedir.