Kadınların en çok dikkat etmesi gereken mevzulardan bir tanesi de alt solunum yollarıdır. Zira kadınlar için alt solunum yolları bir çok hastalığa davetiye çıkarabilir. Vajinak akıntılar hangi hastalıkların bulgusu olabilir? gibi çok sorulan suali sizler için inceledik bakın bu hastalıklara çok dikkat etmelisinizi…

Kadınların ergenlik yarıyılına girmesiyle büyük bir kısmında hastalık söz mevzusu olmamasına karşın vajinada akıntılar olmaktadır. Bedenimizin dışa açılan kısımlarında, bu bölgeyi kaplayan mukoza dokusunun kurumaması ve işlev göreöğrenmesi için kesinlikle salgı ile beslenmesi zorunludur. Fizyolojik akıntı diye tariflediğimiz vajinal salgının özelliği akıntının uzun zamandan beri var olması, hemen her gün bulunması, kokusuz olması, renginin transparan-beyaz veya samani renkli olması, beraberinde ağrı, idrar yaparken yanma, kanama ve öteki bulgulardan hiç birinin bulunmamasıdır.

Fizyolojik akıntı, rahim ağzı salgılarıyla beraber kendini aralıksız olarak yenileyen vajina dokusundaki artıkların atılmasından ibarettir. Bu açıdan bakıldığında fizyolojik akıntının gerçeğinde ehemmiyetli bir işlevi olduğu söylenebilir. Bu akıntının ölçüyü rahim ağzında bulunan salgı hücrelerinin rakamı, rahim içi taşıt kullanımı, kadındaki östrojen ölçüyü ile doğru orantılıdır.

Bazen fizyolojik akıntı ped kullanımı gerektirecek kadar fazla olabilir. Kadınlar kendi aralarındaki sohbetlerde akıntı seviyesine göre yorum yapmaktadır ancak yukardaki kriterlerdeki vajinal akıntıya bağlı, senelik rahim ağzı smear kontrolunu yaptıran şahıslarda ciddi rahatsızlık beklenmez.Fizyolojik akıntı adet döngüsünün her gününde var olabileceği gibi sadece muhakkak günlerde ortaya çıkabilir. Yumurtlama yarıyılında rahim ağzından yumurta akı kıvamında, lastik gibi uzayabilen berrak bir akışkan salgılanır ve bu akışkan kadın tarafından çoğunlukla sezilerek “akıntı” olarak nitelendirilir.