Belleği güçlü yakalamak başka bir deyişle alzheimer tehlikesini eksiltmenin yollarından olan hepmizin usuna bulmaca çözmek balık yemek gibi şeyler geliyor. Tabi bunlarda belleği güçlü yakalamada faktör ancak öyle bir şey var ki Albert Einstein Tıp Koleji’nin yaptığı Dünyaca ünlü bir çalışma; bulmaca eşi uğraşların Alzheimer önlemede düşük tesire sahip olduğunu, müzik eşliğinde dans etkenin belleği çok daha kuvvetlendirdiğini söylüyor! Okan Üniversitesi Sağlık Kurumu Nöroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Okan Bölükbaşı, Alzheimer ile alakalı belirsizleri anlattı.

ALZHEİMER TEHLİKESİNİ MÜZİK EŞLİĞİNDE DANS ETMEK DÜŞÜRÜYOR!

Evvelden sanıldığının aksine bulmaca çözme ve eşi uğraşlar, Alzheimer gelişimini önlemede düşük faalliğe sahip. Temel ehemmiyetli belirti, önlemede azami uğraşın ‘dans etmek’ olduğu biçiminde bildirildi. Çalışmalar 21 seneden beri sürdürülüyordu. Neticeler, dünyaca ünlü tıp mecmuası NEJM de yayınlandı” diye belirten Bölükbaşı, “Albert Einstein Tıp Koleji’nin yaptığı çalışmaya göre Alzheimer büyüme tehlikesini düşürmede önerilen etkinlikler ve tehlike eksiltme oranları şu biçimde; okumak yüzde 35, bisiklete binmek ve yüzmek yüzde 0, haftada en az 4 kere bulmaca çözmek yüzde 47, golf oynamak yüzde 0, sık sık dans etmek ise yüzde 76. Bu neticeden de anlaşıldığı gibi tehlikeyi azami seviyede düşüren uğraş, bir müzik eşliğinde dans etmek!

”Henüz hangi dans cinsinin daha tesirli olduğu hakkında bir belirti yok, ama dans edebilmek için birbirinden ayrı çalışan değişik beyin tertibatlarının devreye girmesi gerekiyor. Bu tertibatlar aynı anda kinestetik, rasyonel, müzikal ve emosyonel işlevlerin eşgüdümünü gerektiriyor. Alzheimer gelişimini bu miktarda durdurmasının nedeninin bu eşgüdümsel beyin çalışması olduğu düşünülüyor” açıklamasında bulunan Prof. Dr. Okan Bölükbaşı, henüz bir araştırma yapılmadığını ama eskrim sporu ile uğraşmanın da, aynı sebeplerle eş seviyede tesirli olabileceği hipotezinde bulunuyor.

ALZHEİMER HASTALIĞINI NORMAK UNUTKANLIK İLE KARIŞTIRMAYIN!

Dikkat dağınıklığı ve unutkanlık şehir yaşamının bırakılmaz bir parçası oldu. Herkes unutkanlıktan yakınarak ‘alzheimer oldum!’ evhamı ile nörologlara koşuyor. Oysaki reel böyle değil. Bu unutkanlık sıklıkla; alzheimer hastalığı ile ilgisiz. Günümüzde 13, 14 yaşlarındaki çocuklar dahi ‘unutkanlık’ illetinden muzdarip. Fakat bu ebattaki bir ‘salgının’ sebebi ne? Neden, zira yaşam şeklimizden. Günümüz, sıkışık trafikte bir yerlere yetişme gayreti ile geçiyor. Bol bol abur cuburla besleniyoruz. Ambalajlanmış besinler harcıyoruz. Çocukların beslenmesinde şeker tüketiminde patlama yaşanıyor. Obezite, daha şimdiden ülkemizde de milli bir mesele haline geldi. Natürel besinler, sebze-meyve, sıhhatli ve bol su yeterince harcanamıyor.