Ramazanın gelmesiyle beraber beslenme kumpaslarımız değişti, iftar ve sahur olmak üzere 2 ana öğünle günlerimizi geçirmeye başladık. Peki ama bu süratli beslenme kumpası metamorfozu sırasında neler yapmamız gerekiyordu, nelere dikkat edip nelerden sakınmalıydık? Tüm gün oruç yakalamanın verdiği iştahla iftarda fazla kaçıranlar da oldu, tam gün bir şey yiyemeyeceğini düşünüp sahurda tıka basa yiyenler de… Oysa iftar ve sahurda dikkat etmemiz gereken öyle çok şey var ki… Sıhhatinizi riske atmamak, rahat bir mideyle yatıp uyanmak için iftar ve sahurda şu yanılgılardan sakınmalısınız mesela…

Sahura kalkmadan oruç yakalıyorsanız… 

Ramazan hangi mevsime denk kazançsa gelsin, sahura kalkmadan oruç yakalamak gerçeğinde bedeninize yaptığınız bir makûsluk. “Gece bol bol suyumu kapsa uyurum, bana yeter.” diye düşünmeyin, gün içinde bedeninizin lüzumu olan enerjiyi bulmasını sağlamak için sahura kesinlikle kalkın, yumurta gibi besleyiciliği ve doyuruculuğu yüksek besinlerle öğününüzü bitirin. Bol bol su içmeyi de umursamama etmeyin natürel.

Yatmak 

Sahurda bol bol yemek yedikten ve kadeh kadeh su içtikten sonra hemen uykuya geri dönmek de yanılgı. Evet, belki uykusuzluğa sabredemiyorsunuz, belki sabah erkenden kalkmanız gerektiğinden yatmak için 1 dakika dahi kaybetmek istemiyorsanız ama yemek yedikten hemen sonra yatmak, sindirim sisteminiz açısından oldukça hasarlı. O kadar yedikten sonra hemen uykuya geçildiğinde sindirim sistemi gerektiği kadar çalışmıyor, bu da bağırsaklarınızdan midenize bir hayli uzvunuza hasar veriyor. O surattan sahur yemeğinin ardından bir zaman cingöz kalmaya özen göstermeniz gerekiyor.

Sahurda reçel ve beyaz ekmek tüketmek 

Sahurda susatmayan gıdalar harcamaya, bu sebeple de daha çok kahvaltı gibi sahur sofraları hazırlamaya çalışıyor olabilirsiniz. Ama kahvaltı sofrası hazırlıyorsunuz diye sofraya reçelleri gizeme gizeme dizmemeli, muhtemel olduğunca beyaz ekmek ve pide harcamamalısınız. Zira karbonhidratı bol gıdalar kan şekerini süratlice değiştirir, bu da erkenden acıkmanıza ve süratle kilo almanıza neden olur, bizden söylemesi.

Midyeye bir anda yüklenmek 

Tam gün oruç yakalamanın verdiği iştahla iftar sofrasına oturunca kalkmak istemiyor, sofradaki her şeyden yemek istiyorsunuz belki. Oysa uzun süren bir yemek yememe zamanının ardından midenize bir anda o kadar yüklenmemeniz gerekiyor. Bu sebeple iftarda orucunuzu açarken hafif iftariyeliklerle başlamanız, ardından ılık bir çorba içip en az 15 dakika ara vermeniz öneriliyor. 15 dakika sonra zati kendinizi tok sezecek, sofradaki öbür besinlerden miktarlı bir biçimde gıdasınız. Mis.

Orucunuzu soğuk suyla açıyorsanız… 

Malum, ramazan yaz aylarına, sıcak havalara denk geliyor son senelerde. Bu sebeple tüm gün susuz kalan bünyeler için en uygun oruç açma meşrubatı su oluyor. Ama dikkat faktörüz gereken ehemmiyetli bir mevzu var: Orucunuzu açarken içtiğiniz su netlikle buz gibi bir su olmamalı.

Zira soğuk su, hücreleri bir anda afallamışa çeviriyor ve doğru bir biçimde çalışmalarının önüne geçiyor. Bu da yemek borusundan tutun da mideye kadar bedenimizin bir hayli yerine hasar veriyor, bağışıklık sistemini devre dışı vazgeçerek hastalıkların oluşmasına neden oluyor. Bu surattan orucunuzu oda sıcaklığında bir suyla açmanız büyük ehemmiyet taşıyor.

İftarda sıcak pide yemek 

Kabul ediyoruz, ramazan pidesi dediğin şöyle sıcak sıcak yendiğinde, içine bolca tereyağı sürüp eritildiğinde hoş. Ama ne yazık ki iftarda pideyi el yakar sıcaklıktayken yememek gerekiyor. Zira sıcak pide, hazımsızlıktan reflüye dek bir hayli meseleye neden oluyor. Aynı biçimde pideyi miktarlı yemek de ehemmiyetli. Çünkü pide de bolca karbonhidrat olduğundan kan şekerinizi süratle değiştirme özelliğine sahip. Aman dikkat.

Şerbetli tatlılar 

Ananesel ramazan sofrası deyince akla ilk düşen tatlılar şerbetli tatlılar oluyor. Ama her iftar yemeğinin ardından şerbetli tatlı yemek gerçeğinde büyük bir yanılgı sayılıyor. Zira şerbetli tatlılar, içlerindeki yoğun şeker sebebiyle kan şekerinin balansını bozuyor. Uzun vadede bu gidişat kilo almadan mide yanmalarına, hatta reflüye kadar muhtelif meselelere yol açıyor.

İftardan sonra tatlı yemeden duramam diyenlerdenseniz yemeğin en az 45 dakika sonrasında meyve yiyerek tatlı yeme isteğinizi bastırabilirsiniz.

Ağır egzersizler

Oruçluyken gün içinde ya da iftardan sonra bedeninizi zorlayacak etkinliklerden sakınmalısınız. Zira bu cins spor ve faaliyetler kan akış süratinde metamorfozlar yaratarak kalp ritim bozuklukları gibi ciddi metamorfozlara neden olabiliyor. Aman diyelim, ramazan süresince hem oruç yakalayacak hem de spor yapmaya devam edecekseniz iftar ardından yapacağınız hafif yürüyüşlerle kanaat etmelisiniz.

Kadeh kadeh çay içmek 

Bir Haylimiz çay tiryakisiyiz, doğruya doğru. Ramazan süresince gün içinde içemediğiniz çayları da iftarla sahur arasına sıkıştırmaya çalışıyor olabilir, demlikler dolusu çay içiyor olabilirsiniz. Ancak çay, hem demir emilimini eksilttiği hem de tansiyonu yükselttiği için çok da içilmemesi gereken bir meşrubat. İftar sonrası miktarlı bir biçimde çay içmeniz gerektiğini söyledik ama bunu da söylemeden geçmek olmaz. İftar sonrası içtiğiniz çayın ocaktan yeni alınmış olmasına dikkat ediyor, sıcak sıcak çay içiyorsanız büyük yanılgı ediyorsunuz. Çünkü sıca çay tıpkı sıcak pide ve çorba gibi yemek borunuza ve midenize varsayım ettiğinizden çok daha fazla hasar veriyor. Bu sebeple çayın kaynarken değil azıcık daha ılıdıktan sonra içilmesi öneriliyor, usunuzda bulunsun.