Hoşgeldiniz Kadınlar!
Sitemiz sadece kadın üyeliklerine açıktır.

  • DOLAR
    %0,09
  • EURO
    %0,06
  • ALTIN
    %0,43
  • BIST
    %0,33
Deniz mi yoksa havuz mu daha sağlıklı?

Deniz mi yoksa havuz mu daha sağlıklı?

Yaz ayları gelince bizi heycanlandıran bir öteki mevzu da havuz ve deniz hazırlıklarıdır. Aylar evvelinden yapılan rezervasyonların en gözde noktalarından biri de denize yakınlığı veya havuzun büyüklüğü oluyor. Ancak sağlık için havuz mu yoksa deniz mi? meseleye bir yanıt veremiyoruz. Bu mevzu hakkında Dr. Sinan Akkurt, her ne kadar tedbir alınsa dahi havuz suyunda mikropların çok […]

Yaz ayları gelince bizi heycanlandıran bir öteki mevzu da havuz ve deniz hazırlıklarıdır. Aylar evvelinden yapılan rezervasyonların en gözde noktalarından biri de denize yakınlığı veya havuzun büyüklüğü oluyor. Ancak sağlık için havuz mu yoksa deniz mi? meseleye bir yanıt veremiyoruz. Bu mevzu hakkında Dr. Sinan Akkurt, her ne kadar tedbir alınsa dahi havuz suyunda mikropların çok daha kolay dağıldığını şu biçimde anlatıyor…

Ne kadar tedbir alınsa da havuz suyunda mikropların kolay artabildiğine ve havuz pakliğinde kullanılan klora karşı dayanıklılık kazanarak yaşamda kalmayı muvaffak olabildiklerine dikkat çekti. En başta vajinal mantar, mide, bağırsak ve idrar yolu enfeksiyonlarını yaz aylarında artıran ehemmiyetli faktörlerin başında havuzlar gelmektedir. Özellikle gebelerin, ufak çocukların, sarih yarası, ishali ya da akıntısı bulunan şahısların havuzdan uzak durmasını salık verdi. Öte yandan cilt ya da ağız yoluyla maruz kalınan havuz kimyevilerinin de sıhhati tehdit ediyor. Kloramin maddesinin göz, burun, cilt ve akciğerlerde tahrişe yol açabildiğini, astım hamlelerini tetikleyebildiğini kaydoldu.

En pak olduğu düşünülen havuzların dahi bulaşıcı hastalıklar açısından tehlike taşıyor. Pek çok enfeksiyon, mantar ve asalağın havuz pakliğinde kullanılan klor maddesi ile önlenemediğini açıkladı.  Daha ufak ve kalabalık havuzlar daha tehlikelidir. İdrarını yakalayamayan çocuklar, bulaşıcı hastalık taşıyan ya da güneş kremi ile havuza giren insanların havuzda yüzmeyi daha da mahzurlu hale getirdiğini ifade etti. Sarih yaraların sargılanması, kulak tıkacı ya da bone kullanılmasının havuzda sıhhati tehdit eden tehlikelerden korunmak için yeterli değildir. Yaz tatilinin zehir olmaması için kesinlikle havuz yerine deniz seçim edilmesini önerdi. Özellikle alerjik bünyeye sahip şahısların, gebelerin, ufak çocukların, sarih yara, akıntı gibi şikayetleri olanların daha fazla tehlike altındadırlar. Yüzme sonrası ıslak mayo ile oturulmamasını, 15 dakikadan fazla güneş ışınlarına doğrudan maruz kalınmamasını, kulak tıkacı ve yüzme gözlüğü kullanılmasını, lensle yüzülmemesini, dış kulak yolunun kurulanmasına dikkat edilmesi gerekiyor.

YÜZME SONRASI BESLENMEYE DİKKAT!

Yüzme evveli ve sonrası iki saat yemek yemeyin. Dolu mide yüzmek hem kalp tazyikini artırır, hem yorar, hem de performansı düşürür. Ancak su içmeyi bakımsızlık etmeyin. Kg başına günlük 40 cc su için. İçme suyunu plastik değil sırça şişede ve gölgede bulundurun. İçki, çay, kahve ve gazlı meşrubatlardan kaçının. Yüzme zamanına yakın öğünlerde buğuda pişmiş sebze, taze meyve, taze meyve suyu, kavrulmamış ham kuruyemişler, cacık, kefir, ayran gibi ferahlatıcı ve hafif yiyecekleri seçim edin. Yüzme sonrasındaki öğünde de ızgara balık ya da et, salata, yoğurt, sebze yemekleri gibi alternatiflere yönelebilirsiniz.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN