Hoşgeldiniz Kadınlar!
Sitemiz sadece kadın üyeliklerine açıktır.

  • DOLAR
    %0,21
  • EURO
    %-0,48
  • ALTIN
    %-0,06
  • BIST
    %0,24
Bahar alerjisi nedir sakın ilgisizlik etmeyin!

Bahar alerjisi nedir sakın ilgisizlik etmeyin!

İlkbahar-yaz aylarında çocuklarda görülen geçmeyen gribal enfeksiyon bulgularına dikkat! Uzmanlar bu gibi vaziyetlerde alerjik rinit ihtimalinin yüksek olduğunu ve kesinlikle tanısın konulması gerektiğine vurgu yapıyor.  Son senelerde alerjik hastalıkların çoğalışının sürat kazandığını belirten Medigold Sultan Sağlık Kurumundan Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Çocuk Alerji Uzmanı Dr. Belgin Aktaş, bunda çağdaş hayatın getirdiği tabiattan giderek uzaklaşma, ev içinde daha çok müddet […]

İlkbahar-yaz aylarında çocuklarda görülen geçmeyen gribal enfeksiyon bulgularına dikkat! Uzmanlar bu gibi vaziyetlerde alerjik rinit ihtimalinin yüksek olduğunu ve kesinlikle tanısın konulması gerektiğine vurgu yapıyor.

 Son senelerde alerjik hastalıkların çoğalışının sürat kazandığını belirten Medigold Sultan Sağlık Kurumundan Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Çocuk Alerji Uzmanı Dr. Belgin Aktaş, bunda çağdaş hayatın getirdiği tabiattan giderek uzaklaşma, ev içinde daha çok müddet geçirme ve natürel olmayan mahsullerle beslenme alışkanlıklarının da ehemmiyetli rol oynadığını söyledi.

 Hijyen saplantısı çocuklara hasar veriyor.

Ailelerin hijyen mevzusunda fazla dikkatli olmalarının çocuklara fayda yerine hasar verebileceğine değinen Dr. Belgin Aktaş,” Annelerin çocuklarının sıhhatini düşünerek hijyene çok dikkat ettiklerini görüyoruz. Ancak bu çoğu zaman fayda yerine hasar getirebiliyor. Çocukların mikroplara karşı bağışıklığı baskılanıyor.” dedi.

Bahar alerjisi ilgisizlik edilmemeli.

 Bahar alerjisi bulgularının aileler tarafından soğuk algınlığı ile karıştırılıp ‘nasıl olsa geçer görüşüyle’ ilgisizlik edilebildiğini belirten Dr. Belgin Aktaş, “Genelde belirtilerin yineleyen soğuk algınlığı hamleleri olarak idrak edilmesi, rehabilitasyonda soğuk algınlığı ilaçları veya alerjiye neden olan etmeni ortaya koymadan verilen alerji şurupları gibi yaklaşımlar rehabilitasyonda geç kalınmasına neden olmaktadır.” biçiminde konuştu.

Zamanla astıma dönüşebilir.

En tipik bahar alerjisi alerjik rinit, başka bir deyişle ulus arasındaki ismiyle saman nezlesi biçiminde görülüyor. Dr. Aktaş alerjik nezlesi olan çocukların çoğunda alerjik göz nezlesi de görüldüğünü belirterek, “Bazı çocuklarda bu alerjenler aynı zamanda astım belirtilerine ya da ciltte alerjik tepkine de yol açabiliyor. Rehabilitasyonda geç kalındığında alerjik rinitin astımdan sinüzite, orta kulakta akışkan bir araya gelmesi ve buna bağlı duyma kayıplarına, mektep galibiyetinde düşüşten dikkat dağınıklığı, konsantrasyon bozukluğu ve uyku bozukluklarına dek bir hayli meseleye yol açabiliyor. Alerjik rinit saman nezlesi sıklığı giderek artan çocukluk çağının kronik hastalığıdır. İlkbahar-yaz aylarında çocuğunuzda aralıksız gribal enfeksiyon bulguları varsa alerjik rinit olma olasılığı çok yüksektir. Kesin olarak alerji tespit edilmeden sınama emelli verilen ilaçlarla alerjinin rehabilitasyonu olası değildir. Alerjik rinitin zamanla astıma dönüşme olasılığı yüksektir. Bu sebeple iki haftadan fazla süren aksırma, burun akıntısı, gözlerde kızarma ve sulanma meselelerinde bahar alerjisinden şüphelenmeli ve kesinlikle hekime müracaat etilmelidir. Şayet hekime müracaat etilmez, alerjenden yeterince korunmaz, kumpaslı ilaç rehabilitasyonu uygulanmaz ve çocuğun yanında sigara içilirse risk gelişiyor.” ifadelerini kullandı.

 Bu bulgulara dikkat!

 Alerjik rinitin bulgularına değinen Dr. Belgin Aktaş,” Uzun süreli transparan burun akıntısı, burun tıkanıklığı; burun, dudak, boğaz ve damakta kaşıntı, burnun kaşıntıya bağlı aralıksız yukarıya itilmesiyle alerjik selam denilen yatay çizgilenmenin oluşması, geniz akıntısı, aksırma nöbetleri, yüzde baskı hissi veya ağrı, gözlerde kaşıntı, transparan sulanma, kızarıklık gözaltlarında şişlik ve mavimsi-mor renk farklılığı, öksürük, soluk darlığı, hırıltı astım belirtileri, uyku niteliğinde bozulma gibi bulgular gösteriyor.” biçiminde bilgi verdi.

 Hafifledi diye rehabilitasyonu yarıda vazgeçmeyin.

Mevsimsel alerjinin rehabilitasyonunun üç ayaklı olduğuna dikkat toplayan Aktaş,” Rehabilitasyonda en temel yaklaşım duyarlı alerjenle temasın kesilmesi. İkincisi hekiminizin önerdiği ilaç rehabilitasyonu. Üçüncü ayak ise aşı ile duyarsızlaştırma usulü. Ne yazık ki uygulanan rehabilitasyon ile alerjik bünye tamamen ortadan kaldırılamıyor. Bu surattan rehabilitasyonda temel hedef hastalığın hakimiyet altına alınması.  Çocuklar uygulanan rehabilitasyonla hızla iyileşiyor ve yakınmaların sıklık ile şiddeti eksiliyor. Ancak hekiminizin çocuğunuza polen mevsimi süresince kullanmasını önerdiği ilaçları kısa süreli değil, uygun vakit ve dozda kullanmaya özen göstermeniz gerekiyor çünkü yakınmalar bittiğinde kesmeniz ancak kısa süreli çözüm sağlıyor.

İlaç rehabilitasyonunda ilaç kesilince çevresel ihtiyatlar da yeterince alınmamışsa alerji yine alevlenebiliyor. İğne veya dilaltı damla olarak uygulanan aşı rehabilitasyonu yeni alerjen duyarlaşmasını ve astım gelişimini yasaklayabilen çok ehemmiyetli bir rehabilitasyon biçimi. Ancak bu rehabilitasyon kararı ve takibi kesinlikle çocuk alerji uzmanı tarafından yapılmalı. Alerjik hastalıklar uzun soluklu başka bir deyişle kronik hastalıklar olduğundan, rehabilitasyondan iyi netice almak için alerjinin kesin teşhisinin çocuk alerji uzmanı tarafından konularak rehabilitasyonun tasarlanması koşul.” ifadelerini kullandı.

 Polen mevsiminde çocuğunuzu alerjenlerden gözetmenin yolları.

·  Polenlerin yoğun olduğu zamanlarda olası olduğunca dışarı çıkarmayın. Özelikle yeşil alanlarda bulunmamasına dikkat edin.

·  Sabah erken saatlerde ve akşam geç saatlerde polen yoğunluğu fazla olduğundan evinizi havalandırırken de buna dikkat edin.

·  Burnun dış kısmına ve gözlerin çevresine sürülen ince bir katman vazelin polenlerin yapışmasını sağlayıp bedene girişini bir ölçü eksiltebilir.

·  Dışarı çıktığında ağız ve burnunu örten polen maskesi kullanabilir, gözlerin yanını da örten güneş gözlüklerinden yararlanabilirsiniz.

· Polen mevsiminde dışarıda çamaşır kurutmayın. 

·  Dışarıdan eve gelince kıyafetlerini değiştirin ve duş almasını sağlayın. Çıkardığı elbiselerin yatak odasında kalmamasına dikkat edin.  Duş alması o anda olası değilse de ağız ve burnunu yıkaması yararlı olacaktır.

·  Sıcak- kuru ev havası yakınmaları çoğaldıracağı için evinizi ıslatın.

·  Evinizde tüylü hayvan ve nebat beslemekten kaçının.

·  Yorgan ve battaniyesinin yün yerine pamuklu ve sentetik olmasına dikkat edin ve yatak ekiplerini her hafta 60 derece ısıda yıkayın.

·  Evinizi sık süpürün, silin, toz alın.

· Evin içinde netlikle sigara içmeyin.

·  Burnunu serum fizyolojik tuzlu okyanus suyu ile sık sık arınmak yakınmalarına gevşetebilir.

 Haydi çocuklar ellerinizi yıkamaya.

Bahar aylarında hele de alerjik bünyeli çocuklarda enfeksiyonlar sık görülüyor. Her yarıyılda enfeksiyonlardan korunmanın en tesirli yollarının başında ise hijyen, ellerin sık sık yıkanması geliyor. Çünkü mikroplar en fazla el ve ağız yoluyla bulaşıyor. O sebeple el ve surat pakliğine çok dikkat edilmesi, özellikle anne babaların çocuklarına bu çok ehemmiyetli kaideyi öğretmesi gerekiyor. Anne babaların da eve geldiklerinde ellerini ve suratını deviremeden çocuklarıyla temas etmemeleri gerektiğini belirten Dr. Belgin Aktaş,”Mektebe giden çocuklar, ufak kardeşlerine enfeksiyon taşımaktadırlar. Çocuklara sık sık el yıkamaları gerektiğini andırdırmalıyız. Bizler de burun akıntısı, kırıklık ve hapşırık gibi hastalık bulguları sezdiğimizde maske takarak çocuklarımıza enfeksiyon bulaşmasını önleyebiliriz.” dedi.

Sıhhatli ve balanslı beslenme koşul.

Alerjik bünyeli çocuklarda bağışıklığın kuvvetlendirilmesinin ehemmiyetine dikkat toplayan Aktaş,” Bunun için sıhhatli ve balanslı beslenmesine umursanmalı. İyi ve balanslı beslenme her yarıyılda bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesini sağlıyor. Yoğurt ve kefir gibi gıdalar, kapsadığı probiyotikler sayesinde bağırsak florasını güçlendiriyor. Başta ishaller olmak üzere pek çok enfeksiyon hastalığından korunmayı sağlıyor. C vitamini de bağışıklık sitemini güçlendiriyor. Taze meyve ve sebzeler ehemmiyetli C vitamini kaynaklarından. Bu arada D vitaminini de unutmamak gerekiyor. Çünkü D vitamini de enfeksiyonlardan korunmayı sağlıyor, bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor. Güneşli havalarda güneşderi hem kendimizi hem çocuklarımızı yoksun etmemeliyiz. Günde yarım saat güneşderi dolaysız olarak yararlanmalıyız. Bahar hastalıklarından korunmada bir ehemmiyetli unsur da egzersiz. Egzersiz bağışıklık sistemini destekliyor. Bu sebeple pak havada yürüyüş ve bisiklete binmek gibi etkinliklere çocukların yönlendirilmesi yararlı. Hastalıklardan korunmada, hasta şahıslarla temas edilmemesi, kapalı ve kalabalık etraflardan sakınılması, hasta çocuğun mektebe sevk edilmemesi, sınıfların sık ve kumpaslı havalandırılması, terleten elbiselerden sakınılması, terli elbiselerin değiştirilmesi de büyük ehemmiyet taşıyor.” biçiminde bilgi verdi.

 

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN